Sessizliğimle bilinirim ben. Konuşmam yani pek. İki kişi varken sorun yok ama ne zaman ki üçüncü kişi gelir, ben orada olsam da ruhum çoktan masadan kalkmıştır. Hatta bazen, “Çaylar benden.” Deyip kendimce kusurumu örterim. Arkamdan “ne de burnu havada!” dediklerini bile bile başımı öne eğer yoluma giderim. Oysa başım yerdedir. Görmezler, utangaç olduğumdan değil bu tavrım. Kendime söyleyemediklerimi nasıl anlatırım onlara? Önden bir prova yapmak lazım gelir. İçimi dışıma döksem tüm mesele kapanacak ama sonrası, işte beni korkutan da o.

Hiçbir şey eskisi gibi kalmayacak ya da hiçbir şey kalmayacak. Belki ben de. Şimdi de karamsar görmeyin beni. Kolay olmadı buralara gelmek. Etin ve kemiğin bu kadar ağır olduğunu bilmiyordum. Bilseydim… Orası da bana kalsın. Benim de iyi yanlarım vardır elbet. Susarım ama çok iyi dert dinlerim. Ağzımı açmam. “ Ee ne diyorsun?” dediklerinde bile. Ama evin yolunu tuttuğumda, vereceğim tüm akılları kendimle münakaşa ederim. Deli de değilim!

Sonra okurum mesela, çok okurum. Her şeyi! Kimsenin okumadıklarını bile. Kullanım kılavuzu, prospektüs, fiş… Mesela bugün okuduğum kitaptan küçük bir parçayı sizinle paylaşmak isterim. Epey dikkatimi çekti. Hatta bu cümleleri okurken başka bir kitaptan kesitler hatırladım. Okuduğum an film şeridi misali geçti gözlerimin önünden. Sadık Hidayet “Kör Baykuş” kitabında, “Ben hep, dünyada susmaktan daha iyi bir şey yoktur, butimar gibi olan insan daha iyi insandır diye düşünürdüm. butimar, deniz kıyısına çöker, kanatlarını açar, oturur tek başına. Ama ben hiç de öyle yapamam şimdi…”

Neyim ben derken bir parçamın Butimar olduğunu öğreniyorum. Denizi çok seven bir kuşum, onu o kadar seviyorum ki adeta tapıyorum. Ona zarar gelmesin diye kendimden sakınıyorum. Oysa beni yaşatacak olan o, tuzlu su. Benim yaşam kaynağım. Sadece ve sadece onu izliyorum. Susuzluktan içim yanıyor, dudaklarım kuruyor, çatlıyor. Ben sadece onu izliyorum. Sustum, susadım. Ben bir kuşsam neden uçmuyorum?

Artık biliyorum suskunluğumun nedenini. Korkuyorum. Selim gibi duvara resim asamayacak, Butimar gibi su içemeyecek kadar.

Leave a comment