Doldur! Tüm mezeleri ile donat. Bu akşam herkes derdi kadar içecek. Saki sakın ayrılma buradan. Senin adının topluğu olan grubun (Sakiler) dediği gibi
“Al al şu aşkını benden sığmıyor cümlelerime Ya da dur içinde yoksam boşver dokunma hecelerime,
Dilim tutulsun yine adın karıştı kelimelerime Gün doğarken yoksun madem dokunma gecelerime”
Saki bazen sende sıkılıyorsun herkes derdini, gülüşlerini paylaşıyor senle. Sen bir yudum bile alamıyorsun. Kendi dertlerini sana dert ettirene kadar bu masada kalmanı isteyen insanlarda olacaktır tabi.
Bir gecenin sabahında onlar çorbacılara giderken sen son kadehleri toplarken masadan usulca çekiliyorsun evine. Ya da öyle düşünüyorsun gerçekten evin orası mı? Senin mi? Sana ait mi? Senin ait olmak istediğin kimse yok mu? Bir hece de veya bir gecede. Her şeyi bırak sen yine de doldur. Sen heybene dertlerini yüklerken kadehlere doldur be Saki. Sorunları unuttur, aşkları körükle, özlemleri hatta çok sevip kavuşamayanları yaptıkları hataları kabullenemeyip alkolle unutacağını sananlara doldur. Bu akşam derdi kadar içemeyen herkes en uzun sigarasını içecek. Sağanak yağsa en sonuna kadar ıslansa bile içilecek. Bazen saat 23:30 olup eve dönülecek bazen saatin kaç olduğuna bakılmadan yine doldurulacak kadehler. Ama unutmayalım ki herkes istediği kadar değil derdi kadar da değil bazen sevdiği, sevildiği, vazgeçemediği ama yasak olan şeyler için içecek. Afiyetle.

